Boykot Kelimesinin Enteresan Kökeni

Boykot Kelimesinin Enteresan Kökeni Hakkında Kısa Bi Bilgi. Hepimiz birilerinin olayları veya yerleri boykot ettiklerini duyduk. Bugünün dünyasında herhangi biri herhangi bir nedenle bir şeyi boykot eder!

Spor etkinliklerinde boykotlar, TV şovlarını boykot, filmler, siyasi mitingler, her şey!

Yine de, bunu düşündüğünüzde, “boykot” biraz garip bir kelimedir. Bu kelime, katılmama veya bir şey yapmama eylemiyle nasıl ilişkilidir? Garip bir şekilde, “boykot” kelimesi diğer eş anlamlı kelimelerle gerçekten benzerlik göstermiyor.

Peki, “boykot” kelimesi nereden geldi? Bunu öğrenmek için 1880’e geri dönelim.

Kaptan Charles Boycott

1800’lerin sonlarındaki İrlanda “Arazi Savaşı” sırasında, Charles Boycott adında bir İngiliz kaptan, İrlanda’nın Mayo ilçesinde Lord Erne adlı bir toprak sahibinin pay karşılığı işleteniydi.

1880’de, bir yıllık kötü hasattan sonra,  kendini cömert bir adam olarak düşünen Lord Erne, kiracılara kiralarında %10 indirim teklif etti. Ancak, kiracıları bunun yeterli bir indirim olmadığını düşünerek, protesto ettiler ve %25’lik bir indirim talep ettiler.

Lord Erne, isyan eden kiracıları tahliye etmek için güvenilir işleteni Kaptan Charles Boycott’u göndererek bunu reddettiğini bildirmesini istedi.

Bu olaydan kısa bir süre önce, İrlanda Arazi Birliğinin bir üyesi olan Charles Stewart Parnell, toprak sahipleri ve işletenlerine karşı şiddete başvurmak yerine; barışçıl, sosyal dışavurumcu bir biçimde karşılık vermeyi teklif etti. Parnell, yerel topluluğun işin başındakileri görmezden gelip onlarla iş yapmamayı önerdi.

Boykot Edilen Boycott

Tahliye haberinin yayılmasının ardından, Charles Boycott yerel topluluk içinde dışlandı. Çalışanları tarlalarında, ahırlarında ve evinde çalışmayı bıraktı. Yerel iş adamları onunla ticaret yapmayı bıraktı ve yerel postacı bile postalarını teslim etmeyi reddetti!

Kendisine karşı uygulanan eylem nedeniyle, Boycott, hiç kimsenin mahsulünü toplama işini üstlenmeyeceği için finansal tehlikeyle karşı karşıyaydı. Sonunda, ekinleri hasat etmek için bölgedeki 50 kişiyi kiraladı. Binlerce silahlı polise ve askere mallarını arazisine götürmek için para verdi.

Boycott’un biçerdöverleri koruma maliyeti, hasatın değerinden çok daha fazlaya mal oldu ve ona büyük bir maddi zarara sebep oldu.

Hasattan sonra, Boycott’a karşı olan boykot başarıyla devam etti.

Viral Olmaya Başlıyor

Basının boykotu öğrenmesi uzun sürmedi ve sadece birkaç hafta içinde Boycott’un adı her yerdeydi!

New York Tribune’lü James Redpath, olaydan kısa bir süre sonra uluslararası basında sözcüğü ilk kullanan kişi oldu ve The Times, 1880 Kasım’ında düzenlenen bir tecridi tanımlamak için bu terimi kullandı.

1881’de “boykot” terimi, bir şeyi mecazi olarak tanımlamak için de kullanılmaya başlandı. The Spectator‘da doğanın “Kew’den Mile End’e kadar Londra’yı nasıl boykot ettiğini” tarif eden bir makalede yer aldı.

Boycott’u boykottan az bir süre sonra, kelime dünya çapında İngilizce dilinin bir ürünü olarak kullanılmaya başlandı.

Tüm arkadaşlarınıza bir daha söylediklerinde “boykot” kelimesinin kaynağını anlattığınızdan emin olun! 😉